BARTIN
Güzel ülkemin en taze illerinden biri daha 74 plaka kodlu Bartın.
Karadeniz Bölgesinin batı tarafında deniz kenarında yer alan 1991 yılında Zonguldak ilinden ayrılarak il olmuştur.İsmini şehrin ortasından akan Bartın Nehrinden almakta.Antik çağda Parthenios olan ırmağın adı zamanla Bartın şekline dönüşmüş.Manası Sular Tanrısı anlamına geliyor.Bartın Nehri üzerinde gemilerin taşımacılık yapabildiği nehir olma özelliğine sahip.Özellikle büyük tonajlı gemiler Bartın şehrine kadar gelebilmekte.
Bartın İline Karabük üzerinden giderseniz sizi ağaç tüneli karşılar.Birçok Kartpostala konu olan bu doğa harikası yol , birçok fotoğraf sanatçısınında ilgisini çekmekte.Ağaçların yolun üstüne doğru uzanması ile oluşan tünel yaz kış güzelliğini korumakta.
Bartın’a girince Bartın nehri sağınızda yer alıyor , girişten itibaren nehir kenarından cafeler ve çay bahçeleri yer almakta.Biraz daha içlere girdikçe şehrin eski binalarını ve eski konaklarını görmek mümkün.
Bizde malum Pandemi sürecinden dolayı konaklama için Bartın’ın yeni restore edilmiş konaklarından biri olan Kemikzade Konağını tercih ettik.Osmanlı döneminde kalma konak yakın tarihte restore edilerek turizme kazandırılmış.Güzel bir bahçesi ve titizlikle hazırlanmış bir dekorasyonu var.
Uzun zamandır kaldığımız en güzel restore edilmiş konak diyebilirim.Ciddi emek ve para harcanmış.Çalışanların ilgisi de övgüye değer.Özellikle konağı wi-fi şifresi bizi çok etkiledi , duyunca tüylerim diken diken oldu diyebilirim.
Gece şehir merkezine doğru dar sokaklardan yürüyerek çıktık, yol boyunca eski konaklar çok güzeldi, bir an eski mahalleleri hatırlattı bana , bahçe içinde bulunan 2 katlı müstakil ahşap evler.
Bartın küçük bir il şehirde gezilecek yerler bu açıdan pek fazla değil.Bizimde ilk durağımız şehir merkezinde yer alan Bartın Hamamı , Taşhan ,Fatih Cami,Bartın nehri kenarı
Gece yarısı konağımıza döndükten sonra güzel bir uyku ile sabahı ettik, kahvaltılarımız hazırlanıncaya kadar şehir merkezini hızlıca tekrar dolaştık , Bartın nehri kenarında sabah yürüyüşümüzü yaptık
Keşke nehir kenarı biraz daha güzel peyzaj yapılsaydı diye iç geçirdik , insanlar sabah sporlarını yürüyüş olarak burada yapıyorlardı sanki biraz daha güzel olabilir diye düşündük.
Bartın il merkezinde ki turumuz bitince ilginç olduğunu düşündüğümüz Güzelcehisar Lav kayalarını görmeye gittik.Burası Bartın merkeze 16 km uzaklıkta Güzelcehisar sahilinde yer alan volkanik lavları denize kavuşması ile oluşan kristal kayalıklar.Ahşap yürüyüş yolu ve teras yapmışlar , güzel olmuş Californiya havası vermiş ortama ahşap teras.
Güzelcehisar dönüşü Bartın meşhur sahilleri İnkumu ve ilden daha meşhur Amasra’ya uğramadan olmazdı.Her ikiside doğa harikası plajlara sahip.Tabi ki kalabalıkta bir o kadar ,pandemi biraz uzak kalmış buralara
Bartın ilinin diğer bir tarihi güzelliği de Kuşkayası Yol Anıtı ; Bartın’a 12 km uzaklıkta ki Roma Döneminden kalma tarihi heykel 160 adet ahşap merdivenle çıkılan hakim bir konuma sahip.Tabi zamanın yıkıcı etkisine maruz kalmış.
Bartın nehrinin döküldüğü Boğaz bölgesinden başlayıp Bartın merkeze gelen yol üstünde Bartın nehrinde yer alan kıyaya çekilmiş eski gemiler ve tersane atıl binaları insana korku filmlerinde ki sahneleri hatırlatıyor.
Klasik karadeniz şehir çöplüğü durumunu burada da maalesef yaşadık , belkide ilin en güzel konumuna sahip denize hakim tepesi il çöplüğü yapılmış, keşke olmasaydı da o tepeden Karadeniz’i doya doya izleseydik , bu sadece buranın değil maalesef birçok diğer ilin de problemi.
Bartın küçük bir Karadeniz ili ama doğası itibariyle oldukça dolu , plajları ve yaylaları konusunda oldukça bereketli ama şehir merkezi o kadar çeşitli değil.biz gezerken zevk aldık umarım sizlerde zevk alırsınız.
