KİLİS

Gaziantep ilinin bir ilçesi iken 1995 yılında Türkiye’nin 79. İli olan Kilis nüfusu yüzbin ulaşan Güneydoğu Anadolu ilimiz.

Özellikle Suriye sınırına 10 km gibi bir uzaklıkta olması onu oldukça önemli bir alışveriş ve askeri bölge haline getiriyor.

Şehre ilk girişte sizi şehir merkezine götüren ana arter yollarda bunu gayet net hissediyorsunuz.Şehrin kalabalıklığı ve marka mağazalarının sayısınınn bir hayli fazla olmasını sizi batı bölgelerde ki bir şehire gelmişsiniz izlenimi yaratıyor.

Tabi bunlar şehrin reklam yüzü asıl yüzü olan daracık sokakları ve taş duvarlarla çevrili eski Osmanlı vari evleri ve sokakları.

Ana yolların hemen arkasında yer alan bu sokaklara araba ile girmek mümkün değil.Yayan yada en çok kullanılan ulaşım aracı motosikletler ile gezmek en doğru olanı.

Zaten şehirde vızıl vızıl arı gibi koşuşturan motosiklerden bunu anlamak mümkün , her an her yerde merdivenlerde bile karşınıza çıkabiliyorlar.

Şehrin bu eski sokakları labirent gibi , ustalıkla yıllardır kullandığımız navigasyon programlarının beyni bile karıştı.

Taş duvarların arasından geçerken evlerin avlularına açılan kapılardan içeri baktığınızda oldukça kalabalık aileleri görebiliyorsunuz.

Tarihi MÖ 1700 yıllarına Hitit’lere kadar dayanmakta , yıllar boyu birçok ülkenin hükümdarlığı altına girmiş Osmanlı Döneminde de İngiliz ve sonrasında Fransız işgalinde kalmış 1921 yılında da işgal altında kurtulmuştur.

Tarihi kayıtlara göre 55 adet caminin bulunduğu Kilis’te bunların sadece 13 tanesi görülebilir durumda.Şehri gezerken bu camiler dar sokakların arasında karşınıza çıkabiliyor.Ulu cami diğer adı ile Cami-i Kebir bunların başında geliyor.

Salih Efendi sokak şehrin en güzel sokaklarından bir tanesi , hatta hatıra olsun diye düğün fotoğraflarını orada çektirmeye gelen çitfleri görebilirsiniz.Bizi düğün fotoğrafçısı sanıp poz vermek isteyenlerde cabası .

Kilis küçük ve yeni bir ilimiz olabilir ama enteresan şekilde bir hareketliliği var , muhtemelen Suriye ile olan olumsuzluktan ötürü azalmıştır ama ülkeler arası ilişkilerin iyi olduğu dönemde daha çok hareketli olduğuna inanıyorum.Gezmesi kısa süren ama bizi şaşırtan bir ilimiz oldu.İlk defa bir şehirde daracık sokaklarda kaybolduk diyebilirim.